BEZ BEBEĞİM KÜSTÜ MÜ?


Uzun cümleler kuramayacak kadar yorgunum…  Şırıl şırıl bir dere sesi olsun, havada portakal çiçeği kokusu ve ağaçlar yeşil dallı… Bir de çocukluğum…

Bez bebeğimin ipten saçları var, gözleri düğmeden. İçi pamukla dolu. Benimle konuşmuyor. Küstü mü?

Annem mutfakta kahvaltı hazırlıyor. Ekmek dilimleri üzerine kaymak yine… Her sabah, her sabah… Türkü söylüyor, öyle neşeli ki… Sesi güzeldir annemin. ‘’Dostum dostum, gelsene yarim’’diyor.  Evimizde huzur, soframızda bereket bir de annemin gölgesi … Yeter bize.

Bahçemizde maydanoz, soğan yetiştiriyoruz. Sarmaşık gülleri, fesleğen, küçük limon ağacı… Akşamüzeri sulanıyor hepsi. Mis gibi toprak kokusuyla etrafa yayılıyor mutluluk.

Hava kararıyor sonra yavaştan. Yemek kokuları sarıyor bu defa yuvamızı. Yer sofrasında ve küçücük evimizde birbirimizin gözlerine bakabilecek kadar yakınız.

Kışın sobada odun çıtırtıları, üstünde kestane ve mutlaka çaydanlık…  Olmalı.

Sonra dağıldılar birer birer… Bez bebeğim, kaymaklı ekmeğim, ‘’Dostum, dostum’’ türküsü, akşam sefası, fesleğenin kokusu, küçük limon ağacı… Yer soframızda can yoldaşlığımız… Bir de annemin gölgesi gitti…


Bez bebeğim gibi küstü mü hepsi ?

Yorum Gönder

2 Yorumlar

  1. Hiçbir şey çocukluğunuz gibi değil öyle değil mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hangimizin öyle ki :( Zaman zaman bu özlem ağır basıyor işte... Teşekkürler.

      Sil

Yorumlarınız benim için çok değerli.Teşekkürler...